Bir gece de doğdum, bir ömürde ölemedim. Her gün yeni bir başlangıç dedim eskisini bitiremedim...

21 Temmuz 2012 Cumartesi

Dışım Los Angles içim Bağdat...

Burcum ikizler diye doğduğumdan beri iki yüzlüymüş gibi muamele gördüğüm anlar azımsanmayacak kadar çokken, içine düştüğüm bu ikilemin sebebi hayatımın ikilemlerle bezenmiş olmasından çok, kimsenin bağdatı görmek istememesi... Los angles eglenceli ışıklı gizemli ama bilindik... Peki Bağdat, o çok karanlık, baskı var özgürlük yok, peçe var, savaş var, milyon tane kendi gibi olmak isteyen çocuk var ama kendi kim bilmeyen....
Böyle olunca Bağdat bana kaldıkça büyüyor, Los angles da yalanlarla bezeniyor, büyüyormuş gibi yapıyor.

Bir köprü var aralarında... İpten, tahtadan yapılma, yer yer kırılmış yerlerinden uçurumun korkunçluğu görünüyor, şelalenin çığlıkları duyuluyor... Ya yalan Los Angles te kalacağım yada gerçek Bagdatta ikisinide istemediğimden o yalap şalap köprüde yaşama savaşı veriyorum. Ara ara soluklansam da düşmekten elbette korkuyorum. Düşmemek için, kalmamak için, Kim olduğumu hatırlayan o çocuğa varmak için kanatlarımı geri istiyorum...

Kanatlarıma gebeyim, bunlar doğum sancılarım... yakında ben uçarken, o köprüyü inşaa edenler göreceğim kendi hayatlarına, dönüp bakmayacağım bile. Sadece kanat çırpacağım ışıklara....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder